Merhaba Sayın Bilal TIRNAKÇI,

Öncelikle röportaj isteğimizi geri çevirmediğiniz için teşekkür ederiz.

Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

1971 Sivas doğumluyum ilk, orta, lise eğitimini Sivas’ta tamamladım.  Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Bölümünü bitirdim. Yüksek Lisansımı yine aynı üniversitede bilgisayar destekli eğitim konusunda yaptım. 

TÜDEMSAŞ Genel Müdürlüğü’nde, Mühendis, Şef, Daire Başkanı ve Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştım. 2014 yılından beri, Milli Eğitim Bakanlığı’nda önce Bilgi İşlem Dairesi Başkanı, 2016 dan beride Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğünde Genel Müdür olarak görevimi sürdürmekteyim.

Mesleğiniz hakkında bilgi sahibi olmayanlar için biraz mesleğinizden bahsedebilir misiniz? 

Mühendis her şeyden önce proje adamıdır. Problemlere ekonomik ve sürdürülebilir çözümler üretir. Ürettiği çözümler insanlık için ışık tutacak, ülkesi içinde ekonomik değer üretecek sonuçlar doğurmalıdır. Tasarım ve proje kısmında uzun yıllar çalıştım. Bu dönemde mesleğimle ilgili olarak tasarımını yaptığımız bir ürünün bitmiş halini görmek ve sonuçta insanlara faydalı olduğunuzu hissetmeniz büyük mutluluk kaynağı olmaktadır.

Daha önce milli tren projesinde çalıştım. Amacımız ülkemizin dışardan ithal ettiği hızlı trenleri yerli olarak üretmekti. Büyük bir zevk ve özveri ile çalıştık. Daha sonra MEB bilgi İşlem dairesinde eğitim süreçlerinin denetimi ve yönetimi konusunda çalıştık. Bildiğiniz gibi e-okul iş ve işlemleri ile TEOG işlemleri birimimiz tarafından yürütülüyordu. Çözdüğümüz her sorun iş zevkimizi bir kat daha artırarak sürdü. Şimdi ise Fatih Projesinde çalışıyoruz. Yine ilk günkü aşk ve şevkle ülkemiz insanına faydalı olmaya çalışıyoruz.

Bu mesleğe sahip olmak için hangi okulları okumak gerekmektedir?

Ben tercihimi mühendislikten yana yaptım. Ama ekibimde teknik öğretmenlerde çalışıyor. Bilgisayar programcıları, sistem yöneticileri gibi meslek sahipleri de mevcut. Okuldan önce işimiz sistematik düşünmeyi ve problem çözme yeteneğini gerekli kılan bir meslek. Her şeyden önce Matematiği sevmeniz gerekiyor. Devamında,  mühendislik tahsili yeterli.

Öğrenim hayatınız boyunca en çok zorlandığınız ders hangisi oldu ?

Zorlandığım çok ders olmuştur. Ama dersi geçince çok mutlu oluyordum. Onun için zorlanılan derslerin böyle güzel bir tarafı var. Mekanizma tekniği diye bir dersimiz vardı o çok zorlandığım bir dersti.

Herkes üniversite okurken gelecek için bazı hayaller kurar. Bu dönemde sizin hayaliniz neydi?

Ben kafaya koymuştum kesinlikle iyi şeyler yapacaktım, büyük adam olacaktım, büyük işler yapacaktım. Geride iz bırakacak bir şeyler yapmak istiyordum. Tabii bunun birinci adımı kendini iyi yetiştirmekten geçiyor, bunu zamanla fark ediyorsunuz. Ama bu ideallerimi hala koruyorum.

Mesleğinizi seçmede etkili olan faktörler nelerdir? Bu mesleği isteyerek mi seçtiniz?

Önünüzdeki rol modeller ve zevkleriniz. Matematik sevgisi birinci etkendir ama asıl etken üretmiş başarılı olmuş insanlardır. Onları görerek bu mesleği seçtim.

Mesleğinizin size göre olumlu ve olumsuz yönleri nelerdir?

Olumlu yönü hayal ediyor, gerçekleştiriyorsunuz ve mutlu oluyorsunuz. Olumsuz yönleri bazen engeller çıkıyor hayalinizi gerçekleştiremiyorsunuz.  

Sizinle aynı mesleği seçmek isteyen gençlere bu mesleği seçmelerini tavsiye eder misiniz?

Tavsiye ederim elbette. Ama genel bir tavsiyem şu olur hangi mesleği seçerseniz seçin severek yapın ve en iyisi olmaya çalışın. “Dağda bir ağaç olamıyorsan vadide bir çalı ol ama çalıların en güzeli sen olmalısın” diye bir söz biliyorum ve bu sözü düstur edindim. Sizlere de tavsiyem budur.

Bu mesleği seçmeseydiniz hangi mesleği yapmak isterdiniz?

Öğretmen olurdum herhalde. Çünkü öğretmenliği, çocuklarla muhabbeti, onların büyümesini gelişmesini görmek ayrı bir zevk. İnsan insanın gölgesinde yetişiyor. Öğretmenliği o bakımdan önemsiyorum.

Meslek hayatınızda başınızdan geçen en kötü ve en iyi olay nedir?

En iyi olay; 90 lı yılların başında. Hem öğrenciyim hemde tasarımda çalışıyorum. Küçük disketlerde autocad programı bulmuşum. İşyerindeki bir bilgisayara yükledim tabi bilgisayarlar bu kadar hızlı ve iyi değil. Google da yok. El yordamıyla kurcalayarak çözmeye çalışıyorum. İlk çizgi ekranda belirdiği zaman çok mutlu olmuştum. İşte o ilk çizgi bir devrim başlatmıştı. İlerleyen yıllarda o birimin sorumlusu oldum. Oradan ayrılırken 16 bilgisayarda tasarım yapılıyordu, iki tane plotter vardı. Ve daha önce yüz metrekarelik alanda olan arşivimiz iki harddiske sığar hale gelmişti.

En kötü olay, hepsini unuttum. Güzellikleri çoğaltmak, kötülükleri unutmak lazım.

 

Son olarak bizlerle paylaşmak, biz gençlere iletmek istediğiniz mesaj var mı?

Öncelikle Berra Nur,  sana sonra bu röportajı okuyacak arkadaşlarına başarılar diliyorum. Hepiniz umudumuz ve geleceğimizsiniz. İyiliği ertelemeyin, yapabileceğiniz güzel şeyleri geciktirmeyin hemen yapın. Kötüyü, kötülüğü unutun erteleyin gücünüz yetiyorsa engel olun. Gücünüz yetmiyorsa güçlü olmaya çalışın. Bugün zorlandığınız şeylerin karşılığında, yarın size Yarada’ nın güzel nimetler vereceğini ve sizi ödüllendireceğini düşünerek çalışın. Hangi işi yaparsanız yapın, hangi mesleği seçerseniz seçin asıl olan insanlara faydalı olmaktır.

 

 

Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürümüz Sayın Bilal TIRNAKÇI´ya bu güzel röportajı ve biz gençlere verdiği anlamlı mesajlarından dolayı, okulum ve şahsım adına teşekkür ederim.

                                                                                                             

                                                                                                                          Berra NUR GÜNEŞ